Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

“Böyle hukukçuluk olmaz”

RİZE (AA) – MUHİTTİN

RİZE (AA) – MUHİTTİN SANDIKÇI – Rize Baro Başkanlığı, bazı baro başkanlarının Yargıtay Başkanlığının Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen 2019-2020 Adli Yıl Açılış Töreni ve Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu ile ilgili yaptığı açıklamalara tepki gösterdi.

Rize Baro Başkanı Ümit Peçe, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Yargı Reformu Strateji Belgesinin hazırlanması için Türkiye Barolar Birliği Başkanı Feyzioğlu'nun öncülüğünde aktif bir şekilde sürece katılarak katkı sağlamaya çalıştıklarını söyledi.

Avukatlık mesleğinin her geçen gün irtifa kaybettiğini belirten Peçe, 100'ün üzerinde hukuk fakültesi bulunduğunu, mezun sayısının da çok fazla olduğunu vurguladı.

Peçe, mezun olanların niteliklerinin artırılmaması halinde mesleğin geleceğinin tehlikeye atılacağına dikkati çekti.

Yargı Reformu Strateji Belgesinin açıklanacağı gün 40'ın üzerinde baro başkanı ile birlikte Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde olduklarını anımsatan Peçe, açıklanan maddelerin mesleğin geleceği açısından çok önemli hususlar olduğunu, bir çok noktada sorunları çözeceğine inandıklarını dile getirdi.

Peçe, Türkiye'deki birçok baro başkanının yapılan çalışmaları olumlu bulduğunu ileri sürerek, "Sonra ne olduysa bu başarıdan, çözümden rahatsız olanlar bir anda ortaya çıkmaya başladı. Bu çözümler hep konuştuğumuz hukuk fakültelerine girmek için 190 bin barajı yeterliyken bunun 100 bine düşürülmesi öngörülmekte. Gerçekten bir çok niteliksiz hukuk fakültesinin kapatılması sonucunu doğurmakta. Biz de bu görüşe katılmaktayız. Nitelikli öğretim görevlisi ile eğitim vermeyen hukuk fakültelerinin ayakta olması bizce de doğru değil." dedi.

Avukatlık sınavı şartı gelmesi gerektiğine inandığını belirten Peçe, "Tüm mesleklerde sınav şartı var. Sadece avukatlık mesleğinde yok. Bu meslek içinde sınav şartı olduğunu her toplantıda tartıştık ve aynı fikirdeydik. Yıllardır tüm avukat ve baro başkanlarının konuşup çözemediği meseleleri çözme noktasında ilk defa bu kadar ciddi bir irade ortaya konuldu. Bu konuda Sayın Cumhurbaşkanımız, Adalet Bakanımız ve Barolar Birliği Başkanımız gerçekten çok ciddi irade ortaya koydular. Tam bunların çözümü aşamasında bir anda virüs gibi bazı baroların ortaya çıkıp sabote etmesini hep birlikte gördük." diye konuştu.

Peçe, bazı baro başkanlarının, "Adli yıl açılışı Beştepe'de olmaz", "Metin Feyzioğlu neden iktidar ile el sıkıştı? Neden hükumet ile muhatap oluyor?" gibi söylemlerine tepki göstererek, şu değerlendirmede bulundu:

"Sorunların çözüm noktası Yunanistan Adalet Bakanlığı değildir. Bu sorunların çözüm mercisi Adalet Bakanlığı, Türkiye Büyük Millet Meclisi ve Sayın Cumhurbaşkanımızdır. Onlarla konuşup meseleyi halletmemiz gerekir. Olması gereken de budur. İstenen, 'meseleler çözülmesin, hükümet ile muhatap olunmasın, meclisle el sıkışmayalım. Sorunlar bu şekilde çözümsüz kalsın.' Birlik Başkanımızın söylediğine noktası virgülüne katılıyorum. Bu baro başkanlarımızın tuzu kuru, bir endişeleri yok. Bunların yeni başlayan avukatların sorunlarıyla dertlenmesi gibi bir sıkıntıları yok."

– "Bu açıklamaların asla iyi niyetli olduğuna inanmıyoruz"

İzmir Baro Başkanı Özkan Yücel'i de eleştiren Peçe, şöyle devam etti:

"İzmir Barosu özellikle bu reformları sabote etme konusunda bir merkez gibi davranıyor. İzmir Baro Başkanı maalesef hemşehrim, bir açıklamasında tutsak avukatlardan bahsediyor. Bunu bir vatandaş bilir de bir baro başkanı 'tutsak gazeteci, tutsak avukat' cümlesi kullanabilir mi? Tutsak ne demek? Bir başka ülkeye esir düşmüş demek. Türkiye Cumhuriyeti hakim ve savcılarının verdiği kararla tutuklanmış bir gazeteci için avukat için tutsak kelimesi kullanabilir misiniz? Bu nasıl hukukçuluk, baro başkanlığıdır? Bunların söylemleri eyleme de yansımakta. Bu eylemlerle bütün başarıyı sabote etmek için bütün gayretleriyle çalışıyorlar."

Peçe, İstanbul Baro Başkanının Metin Feyzioğlu'nun meşruiyetini tartıştığını da vurgulayarak, "Ne zamanki Birlik Başkanının CHP Genel Başkanlığına ismi konuşuluyordu, o zaman Sayın Başkanımız yere göğe sığdırılamıyordu. Ne zaman ki Birlik Başkanımız, Cumhurbaşkanımız, Adalet Bakanımız ile mesleğin sorunlarını çözmek için bir araya geliyor, bunu 'eksen kayması' olarak değerlendiriyorlar." dedi.

Aldığı yüzde 18 ile seçilen baro başkanının, yüzde 50'nin üzerinde oyla seçilen birlik başkanının meşruiyetini tartıştığına işaret eden Peçe, "Siz önce kendi meşruiyetini tartışın. Yüzde 18 ile İstanbul Baro Başkanlığı yapıyorsunuz. Belki de en meşruiyeti sorgulanacak, meşruiyeti zayıf başkan sizsiniz. Biz bu açıklamaların asla iyi niyetli olduğuna inanmıyoruz." ifadelerini kullandı.

Peçe, İstanbul Baro Başkanının Filiz Kerestecioğlu ve Sezgin Tanrıkulu ile yan yana açıklama yaparak Feyzioğlu'nun "eksen kayması" yaşadığı yönünde eleştirdiğini belirterek, şunları kaydetti:

"Senin eksenin belli. Bir tarafında Filiz Kerestecioğlu, bir tarafında Sezgin Tanrıkulu var. Bunlar yanında olunca eksen doğru oluyor. Birlik başkanının yanında Adalet Bakanı ve Sayın Cumhurbaşkanı olunca eksen kaymış mı oluyor? Böyle hukukçuluk olmaz. Kalabalık baroların bu reformları kötü niyetli olarak sabote ettiğini düşünüyorum. Mesleğe, meslektaşa ihanet ettiklerini düşünüyorum. Kesinlikle temsil ettikleri oranın, onların arkasında olduğunu düşünmüyorum. Asla benim meslektaşlarımın, yeni başlayan meslektaşlarımızın aynı düşüncede olduğunu düşünmüyorum. Ümidim bir an önce reformların çıkması. Reformlar çıkarsa avukatlık mesleğinin, savunma mesleğinin sorunlarının yüzde 90'ı çözülmüş olacak."

İzmir ve İstanbul Baro Başkanlarının başından itibaren sorunlu bir dil kullandığını savunan Peçe, "Kullandıkları dil başarıyı ve reformları sabote etmeye yönelik bir dil. Bir kısım baroların da süreci sabote etmesi için algı operasyonu yapan bir dil." diye konuştu.