Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Şerife Bacı'nın torunları “Atabey Gazi” ile yollarda

KASTAMONU (AA) – ÖZGÜR

KASTAMONU (AA) – ÖZGÜR ALANTOR – Kastamonu Üniversitesi Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi öğrencileri, büyük bölümünü kendilerinin yaptığı ve "Atabey Gazi" ismini verdikleri otomobille TÜBİTAK'ın yarışmasına katılmaya hazırlanıyor.

Kurtuluş Savaşı'nda kağnıyla cepheye cephane taşırken hayatını kaybeden Kastamonulu Şerife Bacı'dan esinlenerek kendilerine "Şerife Bacı'nın torunları" adını veren mühendislik ve mimarlık fakültesinden 30 öğrenci, 3 ayda yaptıkları elektrikli otomobile Kastamonu'yu fetheden Selçuklu komutanı "Atabey Gazi" ismini verdi.

Fakülteden 10 akademisyenin desteği ile araçlarını tamamlayan öğrenciler, test sürüşünden geçen otomobilleriyle 18-19 Eylül'de yapılacak TÜBİTAK Elektrikli Araçlar yarışlarına katılacak.

Kastamonu Üniversitesi Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Dekan Yardımcısı Dr. Öğretim Üyesi Hakan Ada, AA muhabirine yaptığı açıklamada, projenin akademik danışmanı olduğunu söyledi.

Öğrencilerinin kendilerine gelerek TÜBİTAK'ın yarışmasına katılmak istedikleri söylediklerini belirten Ada, "Haziran ayında çalışmaya başladık. Öğrencilerimiz tasarımından imalat aşamasına kadar aracı hazırladı. Kısa sürede otomobilimizi tamamlayarak yarışmaya katılabilecek duruma geldik. Kastamonu Üniversitesi ilk kez bu yarışmaya katılacak. Yarışmaya 61 üniversiteden 78 takım katılıyor." dedi.

Takımın ve aracın isminin anlamlı olduğuna işaret eden Ada, "İki isim de bu topraklar için önemli işler yapmış. Onların adını yaşatmak istedik." ifadesini kullandı.

– "Amacımız uygulamayı da teoriyi de bilen mühendisler yetiştirmek"

Elektrik ve Elektronik Mühendisliği Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Yücel Çetinceviz de TÜBİTAK'ın bu yarışmayı enerji verimliliği bilincini geliştirmek ve yaymak maksadıyla düzenlediğini anlattı.

Kendilerinin de en az enerji harcayan verimli otomobili üretmeyi amaçladıklarını dile getiren Çetinceviz, şöyle devam etti:

"Otomobilimizin birçok parçasını öğrenci arkadaşlarımızla tasarlayıp imalatını atölye ortamında gerçekleştirdik. Kullanılmayan, atılmış birçok parçayı yeniden değerlendirerek otomobilimizin imalatına kullandık. Çok güzel bir araç oldu. Yarışmada derece almayı hedefliyoruz."

Otomobilin teknik özellikleri hakkında bilgi veren Çetinceviz, "Aracımız yaklaşık 250 kilogram ağırlığında 2 kişilik bir otomobil. 1 liralık şarj ile 100 kilometre gidebilmekte. Bu bağlamda verimli bir araç olduğunu düşünüyoruz. Yokuş aşağı giderken kendi enerjisini üreterek şarj edebiliyor." diye konuştu.

Makine Mühendisliği Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Özkan Eski ise aracı öğrencilerle gece gündüz çalışarak yaptıklarını vurgulayarak, şunları kaydetti:

"Amaçlarımızdan biri sadece masa başı mühendisler değil, uygulamayı da teoriyi de bilen mühendisler yetiştirmek. O açıdan da son derece başarılı bir proje oldu. Ortaya bir araç çıkardık ama bir araçtan daha fazla deneyim kazandık. Öğrencilerimizin motivasyonunu, neler yapabileceklerini gördük. Öğrencilerimizle kaynak yaptık, sanayiden parça bulduk. Bu açıdan ekip olmak, öğrencilerin heyecanına ortak olabilmek çok güzeldi."

Aracın motoru ve elektrik aksamı hariç diğer tüm bölümlerini kendilerinin yaptığına dikkati çeken Eski, Kastamonulu ustaların da çalışmaya destek verdiğini söyledi.

Makine Mühendisliği Bölümü son sınıf öğrencisi Hakan Şensiz de otomobilin pilotu olduğunu belirterek, "Otomobilimiz 65 kilometre hıza 10 saniyede çıkabiliyor. 60 kilometre hızla geri manevra yapabilen bir araca sahibiz. Kendi yaptığınız aracı kullanmak çok ayrı bir duygu." değerlendirmesinde bulundu.

"Şerife Bacı'nın torunları" takımının kaptanı Makine Mühendisliği Bölümü öğrencisi Muhammed Ali Ulu da otomobili yapmak için birçok arkadaşının yaz tatilini okulda geçirdiğini anlattı.

Kağıt üzerinde mühendislik yapan öğrenciler olmak istemediklerinin altını çizen Ulu, "Bildiğimiz teoriyi pratiğe dönüştürebilen yetkin mühendisler olarak yetişmek istiyoruz. Bundan dolayı TÜBİTAK’ın düzenlediği prestijli bir projenin içindeyiz." dedi.