MUHALEFETİN PROJELERİNİ HAYATA GEÇİRMEK

Görele Belediye Başkanı Tolga Erener’i örnek gösterebiliriz yakın çevremizden.
30 Mart 2014 yerel seçimlerinde CHP’li aday Fikri Bilge’nin Görele için tasarladığı bir projeyi hayata geçirerek başladı göreve. Çok da iyi taptı, takdir topladı.
Erener’in seçim bildirgesinde yoktu ama CHP’nin seçim bildirgesinde vaat edilen bir hizmeti gerçekleştirdi.
Görele’nin içinden geçen ve ilçeyi ikiye bölen bir dere var. Eski kaynaklarda Elevi Deresi olarak geçiyor. Bugünkü adı Görele Deresi… Yatağı da bayağı geniş. Üzerindeki köprüden geçerken sert bir rüzgâr ve şiddetli bir soğukla karşılaşıyor insanlar.
CHP’li aday Fikri Bilge, yaklaşık 165 metrelik bu köprünün yan ve üzerinin kapatılacağına yer verdi seçim bildirgesinde. Tolga Erener’in seçim bildirgesinde bu proje yer almıyordu.
Belediye Başkanlığını kazanan Erener işe bu köprünün bir yanını ve üstünü kapatarak başladı. Bu muhalefetin projesiydi demedi. Olması gereken de buydu.
Asıl büyük proje ülke genelinde CHP’nin seçimlerde dile getirdiği bazı konuların bugün hükümet tarafından uygulamaya konulmuş olmasıdır.
Türkiye’de 2015 yılı içinde iki genel seçim yapıldı. 7 Haziran 2015 de yapılan gelen seçimlerde muhalefet partisi CHP’nin iki önemli projesi vardı.
Bir, asgari ücretin 1500 TL olması; iki, emeklilere iki maaş ikramiye verilmesi.
Bu iki söylem çok ses getirdi. Seçimlere heyecan kattı.
Hükümeti oluşturan Adalet ve Kalkınma Partisi buna hemen karşı çıktı. Olmaz öyle şey dedi. Kaynağı nereden bulacaksınız dedi. Kaynağınızı açıklayın söylemlerine sarıldı.
Belli ki tedirgin olmuştu.
Bu vaatlerin CHP’ye ne kadar oy kazandırdığı tartışılsa da ülke gündeminde sağlam bir yer edinmişti. Her ne kadar muhalefete oy vermemiş olsalar da insanların diline yerleşmişti, sıkça konuşulur olmuştu.
Süreci birlikte yaşadık; 1 Kasım’da yeniden seçime gitti Türkiye.
Ama ne hikmettir ki bu defa aynı konuları iktidar partisi seçim vaatleri arasına aldı. Bir önceki seçimde muhalefetin söylemlerine “ Kaynağı nereden bulacaksınız” diyerek karşı çıkan iktidar beş ay sonra “ Ben de asgari ücreti artıracağım ve emeklilere bir maaş ikramiye vereceğim” demeye başladı.
Söylemler bire bir aynı değildi ancak temelde aynı şeyler söyleniyordu. İktidar asgari ücreti 1300 TL yapacaktı ve emeklilere aylık 100 TL seyyanen zam yapacaktı. Bu da yıllık 1200 TL demekti ve CHP’nin iki ikramiyesine yakındı.
Seçimi iktidar partisi kazandı ve bu konulardaki sözlerini tuttu; asgari ücreti 1300 TL olarak açıkladı ve emeklilere aylık 100 TL zam yaptığını ifade etti.
Muhalefetin projelerini hayata geçirdi böylelikle.
İyi de yaptı, keşke diğer konularda da böyle yapabilseler…
Muhalefet hükümetin her projesine temelden karşı çıkmasa;
Hükümet de muhalefetin her önerisine burun kıvırmasa… Yok saymasa.
Ortada bir ülke gerçeği var, siyasetin işi bu gerçeklere göre politikalar üretmek.
Bu politikaları mutlaka iktidar üretecek diye de bir kural yok. Sonuçta muhalefet de bu ülkenin sorunlarına kafa yormak durumunda. Ancak iktidarların muhalefetin önerilerine pek de kulak astığını göremiyoruz.
Her şeyi nedense en iyi iktidarlar bilirler! Her sorunu en güzel iktidarlar çözerler!
Elbette bu doğru değil. Doğru olmadığını da yaşayarak görüyoruz.
İki örnekte olduğu gibi iktidarlar muhalefetin projelerini hayata geçirdiklerinde ülke kazanıyor, ülkede yaşayan insanlar kazanıyor. Herkes kazanıyor.
Maksat ülkenin kazanmasıysa, maksat insanların kazanmasıyla; siyasilerin yapması gereken de bu olmalı…