Bozalıoğlu, cami ve minarenin ayrıldığını, zeminde sıvılaşma meydana geldiğini tespit ettiğini ifade etti. Minarenin yapısının statik olarak sağlam olabileceğini ancak zemin sıvılaşmasının minareyi etkilediğini dile getiren Bozalıoğlu, olası bir depremde maddi ve manevi zararların kaçınılmaz olduğunu söyledi. Ayrıca, Giresun’daki yapı stoklarının büyük bir kısmının 2000 yılı öncesine ait olduğunu ve bölgede zemin sıvılaşması yaşanan bölgelerin belirlenerek acil kentsel dönüşüm yapılması gerektiğini vurguladı.
Bozalıoğlu, deprem kuşağında bulunan Giresun’un gelecekte alınacak önlemlerle güvenli hale getirilebileceğini, konutlara ve özel yapılarına gerekli tedbirlerin alınması çağrısında bulundu. Harici binalar için de “Kimlik Sertifika Belgesi” veya “Deprem Kimlik Belgesi” gibi belgelerin acilen hazırlanması gerektiğini ifade etti.