Hızla değişen gündem her şeyi unutturuyor. Eskiler “ Hafızai beşer nisyan ile maluldür” derlerdi. Unutmak insanın doğasında var. Ve ya fıtratında var da diyebilirsiniz.
Buna bir de ülkede yaşanan olayları eklediğinizde geçenleri unutmak daha da kolaylaşıyor.
Daha altı ay önce ülke yolsuzluklarla çalkalanıyordu. 17 Aralık ve sonrası… Ayakkabı kutuları ve para sayma makinesi bir şeylerin sembolü olmuştu. İstifa eden bakanlar, bu bakanların söyledikleri… Hepsini unuttuk gitti.
Daha iki ay önce yaşadığımız maden faciası ve 301 madencinin öldüğü iş kazası… İş güvenliği ve taşeronlaşma gerçeğimiz! Bugün Soma nerede diye sorsanız kaç kişi haritada yerini gösterebilir?
O maden ocakları aynı şartlarda üretime devam ediyordur mutlaka. Onları da unuttuk maalesef!
Ülkemizin bir bölgesinde, adı uluslar arası söylemde terörist olarak anılan silahlı bir yapılanma devlet karayolunu kapattı günlerce. Gazetelerde fotoğrafları televizyonlarda görüntüleri yayınlardı kesilen devlet karayolunun. Onu da çok konuştuk ama şimdi adı anılmıyor. Aynı örgütün oralarda tekrar yol kapatıp kapatmadığını bilmiyoruz.
Peki, ya o dağa kaçırılan çocuklara ne demeli!
Aileleri günlerce eylem yapmıştı, çocuklarımız getirin demişlerdi, bazıları hastaydı… O çocuklara ne oldu? Geri geldiler mi? Bazıları kendiliğinden dağa gittiklerini söylüyordu, bazıları ise kaçırıldıklarını… Analar ağlamasın denilmişti ancak o çocukların anaları günlerce ağlamıştı ekranlarda.
O analar bugün ne yapıyorlar acaba? Çocuklarına kavuşabildiler mi?
Bugün ilk defa mı çocuklar dağa götürülüyordu? Bundan önce hiç olmamış mıydı?
Başbakan bir grup milletvekilini işaret ederek “ O çocukların yerlerini siz biliyorsunuz, alıp gelin “ demişti ve “ Siz getirmezseniz biz yapacağımızı biliriz, B planlarımız C planlarımız var “ diye açıklamalarda bulunmuştu.
Kastedilen vekiller o çocukları dağdan getirdiler mi? B ve C planları uygulandı mı? Merak bile etmiyoruz. Unuttuk işte.
İndirilen bayrak da bir süre yer aldı Türkiye’nin gündeminde. Artık o da konuşulmuyor. Belli ki bayrağımızın bir terörist tarafından indirilmesi de üzerinde birkaç gün durulacak kadar sıradanmış! İyi haber, o terörist yakalanmış.
Şimdi varsa yoksa IŞİD… Irak Şam İslam Devleti adıyla Orta Doğuda katliam yapan bir terör örgütü! Sanki bir gecede mantar gibi yerden çıkıverdi. Elini kolunu sallayarak vahşice insanları öldürüyor, kurşuna diziyor, katliamlar yapıyor.
Ülkemizin konsolosluğunu basıyor, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarını rehin alıyor.
Ve Türkiye Cumhuriyeti günlerdir bekliyor. Dışişleri Bakanı “ Bizi teste tabi tutmayın” diyor. Başbakan da “ Tahriklere kapılmayın” diyerek ortalığı sakinleştirmeye çalışıyor. Herhalde onlar için de bir B ve C planı vardır ülkenin.
Bir gecede mi türedi bu terör örgütü? Sanırsınız ki gökten zembille indiler. Orta Doğu için plan yapanların bu gelişmelerin öncesinden hiç haberleri yok. Ne kadar da masumlar!
Eğer gerçekten haberleri yoksa büyüklüklerinden utansınlar. O kadar “Eş başkanları” var. Bu eş başkanlar ne iş yaparlar! Yok, bütün bu katliamlardan dolaylıda olsa haberleri varsa yazıklar olsun.
Beklenmedik bu gelişmeler ülkemizin diğer gerçeklerini unutturuyor bizlere. O konular kapandı artık.
Elbette bu gelişleri takip etmek de ülkenin geleceği açısından çok önemli ancak iç gerçeklerimizi bu gelişmelerin ardına saklayarak görmemezlikten gelemeyiz. Büyük ülkelerin bakış açıları her iki boyutu da gözlemleyecek kadar geniştir mutlaka.
Tabi gerçekten büyüklerse!
YORUMLAR