Nöbetçi Eczaneler
Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan yeni bir tartışma başlattı; İslam hükümlerinin güncellenmesi…
Tartışma halka halka büyüyor.
Bu söylemden asıl kastın ne olduğunu daha sonraki konuşmalarında defalarca açıklayan Sayın Cumhurbaşkanı, özellikle yoruma dayalı konulara güncellik kazandırılmasının gerekliliğine vurgu yaptı.
Tartışmanın nereden çıktığını hepimiz biliyoruz. Birkaç kendini bilmezin sosyal medyada veya çok az seyircisi olan bazı televizyonlarda din adamı sıfatıyla yaptıkları açıklamalar işi bu noktaya getirdi.
Onların söylediklerini hiç kimse dikkate almıyor, ondan endişeniz olmasın.
Onların hükümlerini ne din ne de insanlık kabul ediyor.
Asıl sorun başka konularda… Güncelleme diye onlar üzerinde çalışma yapacaklarsa boşuna vakit israfıdır.
Hepimiz günahkârız. Hepimiz cehennemliğiz. Allah’ın rahmet ve merhametini kazanamadıysak kurtuluş yok. Bir konuda kutsal kitabımıza muhalefet ediyoruz. Bir dini hükmü yok sayıyoruz. Allah’ın emrini yerine getirmiyoruz.
Nedir bu bizi cehennemlik yapan konu derseniz: Faizdir efendim.
Hepimiz faiz yiyoruz ve faiz veriyoruz.
Bunu güncelleyebilir misiniz? Asıl konu bu!
Sayın Cumhurbaşkanı İslami hükümlerin güncellenmesiyle ilgili yaptığı konuşmalardan birisinde dini terim ve kavramlarla desteklediği görüşlerini nasıl açıkladıysa faiz konusunda da böyle bir açıklama yapmalı.
Belli ki dini konulara vakıf ve bu konularda da özel bir hassasiyeti var ancak 75 milyonluk ülkede faiz almış başını gidiyor. Kendisi de sık sık bir faiz lobisinden söz ediyor zaten. Böyle bir faiz döngüsünde kıvranan Türkiye insanının hiçbir günahı olmasa da faiz almaktan veya vermekten ahret gününde cezalanacağı muhakkaktır.
Faiz konusunda da bir güncelleme yapılacak mı?
Sosyal medyada veya televizyonlarda din adına hüküm verenlerin ağızlarına almadığı bir konudur faiz…
Sanki Kuran’da yeri yokmuş gibi faiz konusunun geçtiği sayfaları görmemezlikten gelirler.
Hani kadınların saçlarını örtmeleri dinin gereğiydi; faiz alıp vermemek de dinin gereği değil mi? Hani insanlar inançlarını yaşmalıydılar; inançlarına göre faiz alıp vermek istemeyenlerin buna zorlanmasını nasıl açıklayacaksınız?
Ben dinimin yasakladığı faizli alışverişlere girmek istemiyorum.
Var mı bunun mümkünü?
Bu konunun da güncellenmesi gündemde mi?
Mesela Diyanet İşleri Başkanlığı bir Cuma hutbesinde faizin haram olduğunu açıklasın ve hani şu ev ve araba alırken bankalardan çektiğimiz kredilere ödediğimiz fazlalığın da faiz hükmüne olduğunu ifade etsin.
Ya elin gâvurlarından aldığımız mallarla ilgili olarak ülkemizin ödediği faize ne demeli… Onun günahını da 75 milyona yaymasınlar sonra!
Güncelleme dediğiniz iki meczubun karılarınızı dövebilirsiniz, kız çocuklarına bilmem şu yaşta nikâh yapabilirsiniz dediğiyse, zaten aklı başında Müslümanlar onların hiç birisini yapmıyor.
Asıl sorunlarımız onlar değil. Birisi bu faiz günahından Türkiye insanını kurtarmak zorunda… Diyorsunuz ya bu ülkenin yüzde 99 u Müslüman diye; o Müslümanların faiz gibi bir günahı işleme zorunluluğu var bu ülkede, haberiniz olsun.
Ha, şunu diyebilirsiniz; “Devletin resmi kurumları veya bazı kuruluşların günümüzün ekonomik şartları gereği böyle bir uygulama yapmaları İslam’ın kastettiği faiz değildir, bundan sorguya çekilmeyeceksiniz” O zaman onu deyin de ferahlayalım biraz, değil mi?
YORUMLAR