AK Parti milletvekili aday adayı Avukat Sabri Öztürk, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle bir açıklama yaptı.
Öztürk açıklamasında, “Bir toplumun medeniyet düzeyinin en önemli belirleyicisi, kadın haklarına verilen değer olduğunun bilinciyle, toplumun her kesiminde, her alanında kadın-erkek el ele, beraber gerçekleştireceğimiz Yeni Türkiye’de değişim, gelişim ve dönüşümün “Türkiye’yi yeniden medeniyetlerin merkezi” yapacağı inancındayız. O sebeple; “Kadının ihmal edildiği, ikinci plana atıldığı, yok sayıldığı bir toplumun varlığını sağlıklı bir şekilde sürdürebilmesinin mümkün olmayacağının bilincindeyiz. Aile kurumunun temel taşı olan kadınlarımızın, hayatın bütün alanlarına etkin bir şekilde katılmalarını sağlayacak şartları hazırlamak hepimizin ortak sorumluluğudur. Peygamberimiz Hz. Muhammed (SAV) ”Kadınların haklarına riayet ediniz. Onlara şefkat ve sevgiyle muamele ediniz. Onlar hakkında Allahtan korkmanızı tavsiye ederim. Siz kadınları Allah’ın emaneti olarak aldınız, onların namuslarını ve iffetlerini Allah adına söz vererek helal edindiniz. Sizin kadınlar üzerinde hakkınız, onlarında sizin üzerinizde hakları vardır” buyurarak, yüce dinimizde de her zaman kadına verilen önemin ve kadınlarımızın haklarının çiğnenmemesi gerektiğinin önemini belirtmiştir.
Türkiye’de kadın hareketleri, Osmanlının son dönemindeki modernleşme hamleleriyle başlamış, Cumhuriyet ile önemli bir ivme kazanmış, Medeni Kanun’un kabulü ve 1934 yılında Kadınlara seçme ve seçilme hakkının dünyadaki birçok ülkeden önce tanınmasıyla birlikte eşit statüye kavuşmuştur.
Bu derece hassasiyet gerektiren bir konuda iktidarda olan partimizde duyarsız kalmayarak kadınlarımızla ilgili birçok çalışmaya imza atmıştır. Örnek vermek gerekirse; “AK Parti İktidarında Ana-Kız Okuldayız Kampanyası ile 500 bini aşkın okuma-yazma bilmeyen kadınımız okullu olmuş, okuma yazma öğrenmiştir. Haydi Kızlar Okula Kampanyası ile eğitim imkânından yoksun bırakılan 350 bin çocuğumuzu okullu yapılmıştır. Evlerinde yaptıkları örgü, dantel, dokuma gibi ürünleri satarak gelir elde eden kadınlarımız da kendilerine 15 günlük prim ödeyerek 30 gün sigortalı olma imkânına kavuştur. Kadınımızı her alanda daha güçlü hale getirmek için Anayasa değişikliği ile pozitif ayrımcılık ilkesini getirdik.
Çalışan kadınların vefatlarında hak sahibi eş, çocuk ve anne babasına ölüm aylığı bağlanmaya başlanmıştır. Çocuk sahibi olamayan evli çiftlere genel sağlık sigortası kapsamında ücretsiz olarak tüp bebek tedavisinden yararlanma hakkı getirilmiştir. Engelli çocuğu olan anneye 5 yıl erken emeklilik hakkı tanınmıştır. Kadın girişimciliğinin teşvik edilmesi ve yoksulluğun önlenmesi için valiliklerce Mikro Kredi uygulamaları başlatılmıştır.
Kadın-erkek eşitliğini güçlendirmek amacıyla; ‘Anayasanın 10. maddesinde; Kadınlar ve erkekler eşit haklara sahiptir. Devlet bu eşitliğin yaşama geçmesini sağlamakla yükümlüdür.’ hükmü 2010 yılında değiştirilerek bu maksatla alınacak tedbirler eşitlik ilkesine aykırı olarak yorumlanamaz hükmü eklenmiş ve pozitif ayrımcılık hukuksal güvenceye kavuşturulmuştur. 2009 yılı itibariyle Cumhuriyet tarihinde bir ilk gerçekleştirilmiş, TBMM bünyesinde Kadın-Erkek fırsat Eşitliği Komisyonu kurulmuştur.
Bu çalışmalar sonucunda yapılan araştırmalar gösteriyor ki; partimizin desteğiyle kadınların başta iş dünyası olmak üzere sosyal, kültürel ve siyasi hayata katılımları son on iki yılda çok önemli bir ivme kazanmıştır ve kazanmaya da devam edecektir.
Partimizin tüm 81 il teşkilatımızda gerçekleştirdiği temayül yoklamasında başlattığı “Kadına Yönelik Şiddetle Mücadelede Bizde Varız” imza kampanyasını yürekten destekliyoruz.
Kadınlarımızın ülkemizin geleceğine damga vuracağına tüm kalbimiz ile inanıyor; doğumdan ölüme kadar hayatın her anında yanımızda olduğunu hissettiren, bizi biz yapan kadınlarımızın 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü gönülden kutluyorum” dedi.