Sonbahar için, bir bitiş değil, bir başlangıçtır demiştik. Farklı bir bakış açısı sunmuştuk. Neden bir başlangıç mevsimi olduğunun gerekçelerini bir bir sıralamıştık.
Tohum neden toprak altında o kadar ay gün yüzüne çıkmayı bekler? Bitkiler yapraklarını döker, koca gövdelerini neden uykuya yatırır? İnsanlar bu mevsimde neden evlerine çekilir, ilkbaharın gelmesini bekler?
Sonbahar hep bir son olarak algılandı veya algılatıldı. Bu duruma doğru bildiğimiz yanlışlar da diyebiliriz. Toplumda o kadar çok doğru bilinen yanlışlar var ki, onlardan birisi de sonbaharın toplum tarafından hep bir son olarak algılanması gerçeğidir.
Edebiyatta da, sanatta da, fen bilimlerinde de sonbahar hep bir son olarak ele alındı. Ders kitaplarında yaşamın sonu olarak yazıldı. Güz şiirleri ayrılığı anlattı. Öykü ve romanlarda sonbahar “yaprak dökümü” olarak işlendi.
Kış içinde çok olumlu cümle kullanılmadı. Bir sürü olumsuz cümleler sıralandı ardı ardına. Zemheri mevsimidir, yoksulların baş düşmanıdır; işsizlik, açlık, hayatın durması demektir, dendi.
Mevsimlere kimin nasıl baktığı çok önemlidir. Kim neye nasıl bakarsa öyle görür. Kimisi “kış gelse de Uludağ’a çıkıp güzel bir kayak yapsam” diyebilir; kimisi de “kış gelmese de işimden olmasam” diye düşünebilir. Özellikle çiftçiler; yaz ve sonbahar mevsiminde çok çalışıp yoruldukları için kışı bir dinlenme; tarlaya ektiği tohumların filizlenmesi için bir umut mevsimi olarak görebilir. İnşaat sektöründe çalışanlar için de kış işsizlik anlamına gelebilir.
Her mevsim güzeldir diye bir yazı kaleme almıştım. Her mevsim güzel demiş ve mevsimlerin neden güzel olduğunu bir bir anlatmıştım.
İlkbaharın güzelliği kıştan; kışın güzelliği yazdan anlaşılır.
Yaz hem tatil hem de yoğun çalışma mevsimidir. Kış çetin geçer ama aynı zamanda dinlenme mevsimidir. Kırsal kesim tüm muhabbeti kışa saklarlar. Sohbetler can verir, kan verir. Bir sürü oyun çocuklar içindir.
Kış muhasebedir aynı zamanda.
Kişi, bir yıl boyunca yaptıklarını hesaba döker, eksiklerini fazlalarını görür yanlışlarından arınır; ilkbahara öyle başlar.
Uzun bir mevsimdir kış.
Kış öyle he deyince geçmez. Kısa hesaplar değil çok uzun hesaplar yapma fırsatı tanır.
Kış kendisi gibi acımasız hesaplar yaptırır insana. Ölümle kalım gibi sert olur muhasebesi.
Kış kışlığını yaparken insan kıştan ders almasını bilmelidir. Dersler insanları zaaflarından, yanlışlarından arındırmalıdır.
Arınmak yeniden doğmaktır.
Kış aynı zamanda bir fırsattır kişi için.
Düşünmek, özeleştiri vermek; yanlışlarını görmek ve yanlışlarından dönmek kış mevsiminde olur.
Kışa birde böyle bakın!
YORUMLAR