Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
blank
Nihat ÖZTÜRK

KARADENİZ’İN KORUNMASI

Karadeniz’e kıyısı olan ülkelerin oluşturduğu Karadeniz Çevre Komisyonu her yıl toplanarak Karadeniz’le ilgili değerlendirmeler yapıyor. Kararlar alıyor ve bu kararları ülkelerin yönetimleriyle paylaşıyorlar.
Bu yıl bu toplantı, Uluslararası Karadeniz Günü etkinliği kapsamında İstanbul’da yapıldı ve Karadeniz’in Türkiye ile olan sınırları içinde özellikle beş bölgenin koruma altına alınması kararı çıktı.
Karadeniz’e sınırı olan diğer ülkeler bu korumayı çoktan başlatmışlar. Türkiye bu konuda bugüne kadar duyarsız davranmış. Bundan sonra bu korumanın sağlanmasını istiyor Karadeniz Çevre Komisyonu.
Türk bilim adamları bu anlamda dört yıldır bir çalışma sürdürüyor.
İstanbul Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi ve Türk Deniz Araştırmaları Vakfı Başkanı Prof. Dr. Bayram Öztürk, söz konusu korumanın önemine dikkat çekiyor ve korumanın ne anlama geldiğini kısaca şöyle özetlemeye çalışıyor.
Prof. Dr. Bayram Öztürk’ ün Giresun, Tirebolu Yukarı Boğalı köyü doğumlu, Türkiye’nin sayılı bilim adamlarından birisi olduğuna işaret ettikten sonra Karadeniz’de korumanın ne anlama geldiğine geçmek istiyorum.
Karadeniz’de sürdürülebilir balıkçılık, turizm ve biyolojik çeşitlilik açısından bu koruma çok önemli. Türkiye bu korumayı mutlaka gerçekleştirmeli.
Peki, Türkiye Karadeniz’de bu alanları nasıl koruyacak?
Balıkçılığa,
Deniz trafiğine,
Kirliliğe,
Kaçak ve kötü yapılaşmaya kapatacak bu alanları.
Karadeniz’e komşu diğer ülkeler yapıyor bunu, Türkiye de yapacak.
Bu alanlar nereler derseniz? Bizce tüm Karadeniz… Tüm Karadeniz’i bu anlamda korumak gerek. Başta kirlilik ve kötü yapılaşma…
Türk bilim adamları dört yıllık bir çalışma sonunda elde ettikleri bilimsel verilere dayanarak Karadeniz’de beş bölgenin özellikle korunmasını istiyorlar.
Bunların başında İğneada geliyor. Hani şu nükleer santral kurmayı düşündüğümüz İğneada… Prof. Dr. Bayram Öztürk, İğneada’ya nükleer santral kurulmasının çok büyük bir yanlış olduğun vurguluyor.
Diğer bölgeler ise şunlar:
Şile- Kefken,
Cide- Doğanyurt,
Kızılırmak- Yeşilırmak Nehirleri ve Deltaları,
Ve Mezgit Kayalığı- Trabzon.
Mezgit Kayalığı: Trabzon’un 30 mil açığında, derinliği 80- 90 metre olan ve 2 Km.lik bir alan. Çeşitli üniversitelerden sekiz bilim adamının yaptığı çalışmalar sonucunda bu bölgenin de koruma altına alınması isteniyor.
Karadeniz’de bazı bölgelerin koruma altına alınması çalışması; Avrupa Birliği 7. Çevre Programı, İkinci Çevre Projesi COCONET tarafından da destekleniyor. Bu proje kapsamında belirlenen bu noktaların korunmasıyla ilgili Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na öreri sunuluyor ve çağrı yapılıyor.
Bundan sonrası siyasilere, ülkeyi yönetenlerin hassasiyetine kalıyor.
Bugüne kadar bu konuda çok da hassasiyet gösterdiklerini göremediğimiz yöneticilerimiz için bu bilimsel çalışmanın bir başlangıç olmasını umut ediyoruz.
Karadeniz’i çok da iyi koruyoruz diyecekleri yoktur herhalde…

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

12345678