Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
blank
Nihat ÖZTÜRK

HEMŞERİ DERNEKLERİNİN DÖNÜŞÜMÜ

İstanbul Bayrampaşa Giresunlular Derneği ile Bayrampaşa Kaymakamlığı ortak bir proje gerçekleştirdiler. Projenin konusu: Hemşeri Dernekleri ve Diğer Sivil Toplum Kuruluşlarının Dönüşümü…
Bu proje kapsamında bir konuşma yapan Adalet ve Kalkınma Partisi Giresun Milletvekili Sabri Öztürk’ ün altını çizdiği konuların değerlendirilmesini düşünüyoruz.
Çünkü, özellikle İstanbul’da hemşeri dernekleri oldukça fazla olan illerin başında gelir Giresun. İlçe dernekleri, köy dernekleri, mahalle dernekleri ve hatta şimdi sülale dernekleriyle sayımızın oldukça yüksek olduğunu söyleyebiliriz.
Peki, ne iş yapar bu dernekler?
Gerçekten kuruluş amaçlarını gerçekleştirebiliyorlar mı? İlçelerine, köylerine, mahallelerine katkıları olabiliyor mu?
Yoksa kendi içinde, dar bir çemberin sınırladığı sahada dönüp duruyorlar mı?
Bu manada bir sıkıntı olmalı ki böyle bir projenin hayata geçirilmesine ihtiyaç duyulmuş. Hemşeri derneklerinin bir dönüşüme, bir yenilenmeye ihtiyacı olduğu gerçeği tartışılmaya açılmış.
Giresun Milletvekili Sabri Öztürk derneklerin oluşum sürecini analiz etmiş.
1950’li yıllarda köyden kente göç yeni başlıyor. 1960’lı ve 70’li yıllarda hız kazanıyor ve 1980’li yıllarda zirveye ulaşıyor. Bunu Giresunlunun Giresun’dan İstanbul’a göçünde de rahatlıkla görebiliriz.
Köyden kente göçün başlamadığı 1950’li yıllarda ülkede sadece spor dernekleri var.
1960 yılında Türkiye’de 16 bin 565 dernek var.
Göç devam ettikçe dernek sayısı da artıyor. 1990 yılında 35 bin dernek kuruluyor ülkemizde. Bunların içinde hemşeri derneklerinin oranı yüzde 3 olarak kaydediliyor.
2008’de yaklaşık 80 bin dernek var Türkiye’de ve bunların yüzde 11’i hemşeri dernekleri…2018 yılında bu dernek sayısı 112 bine yaklaşıyor.
Hemşeri derneklerinin oranı da o ölçekte arıtıyor. Yüzde 25’e çıkıyor.
Azımsanacak bir oran değil.
Sabri Öztürk hemşeri dernekleriyle ilgili şu tespitlere dikkat çekiyor: Bu dernekler hemşerilik duygusunu yaşatma, bir araya getirme ve aidiyet bilincini güçlendirme anlamında yüzde 95 başarı kaydetmişler.
Ancak kentlilik bilincini artırma konusunda başarılı olamamışlar.
Memleketini seven insanlar bir araya geliyorlar, yöresel ezgiler eşliğinde çalıp oynuyorlar, yerel yemeklerini yiyorlar; kültürlerini yaşatıyorlar ancak bu çağda bunlar yetmiyor.
Bunların 1980’li, 1990’lı yıllarda yapılmasını yadırgamıyor Sabri Öztürk “Ancak bugün belli bir dönüşümün sağlanması lazım” diyor.
Dünyanın tek kültürlü, tek dilli bir ülkeye doğru gittiğine, küreselleşmenin kültürel zenginlikleri ortadan kaldırdığına işaret eden Sabri Öztürk, hemşeri derneklerinin bunun karşısında durabilecek güce ulaşacak dönüşümü yaşaması gerektiğini vurguluyor.
Özellikle çocukların kimliğini, dinini ve dilini korumaya yönelik çalışmalarla sanata, edebiyata ve siyasete yönelmelerini sağlayacak faaliyetlerde bulunmalı hemşeri dernekleri.
Devletin uzanamadığı alanlara el atmalı.
Nitelikli insan yetiştirilmesine katkı sunmalı.
Sivil Toplum Kuruluşları ve derneklerimiz nostaljiyi yaşatmanın yanında bu tür evrensel konulara da el atabilirse yapmaları gereken dönüşümü gerçekleştirmiş olacaklardır.
Bu dönüşüm gerçekleşmezse kendi aramızda çalıp oynamaktan öteye geçemeyeceğiz demektir, dünden bugüne olduğu gibi.

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

12345678