Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
blank
Nihat ÖZTÜRK

ANAYASA NASIL YAPILIR?

Türkiye’nin; bazılarına göre yeni, bazılarına göre sivil bir anayasaya ihtiyacı var.
Bu konuda herkes aynı görüşte ama bundan sonra bir türlü görüş birliği sağlanamıyor. Her siyasi görüş kendisine göre bir anayasa istiyor.
Komisyonlar toplanıyor, komisyonlar dağılıyor ama bir ortak anayasada uzlaşamıyorlar. Yakın geçmişimizde toplandığının hemen ertesi günü dağılan bir komisyona daha tanık olduk.
Aslında çoğu konularda anlaşıldığı biliniyor ancak yönetim değişikliği ve artık adı da açıkça söylenen başkanlık sistemine geçme ısrarı çalışmaların önünü tıkayan en önemli neden olarak da biliniyor.
Öyleyse şimdi ne olacak?
Görüldüğü kadarıyla hükümeti oluşturan Adalet ve Kalkınma Partisi kendi anayasa taslağını hazırlıyor. Başbakan Davutoğlu akademisyenlerden ve siyasilerden oluşturduğu beş ayrı grupla görüşerek bir takvim ortaya koymuş.
Gazetelerden edindiğimiz bilgilere göre, bu heyete bir perspektif verilecek ve önümüzdeki bir ay içerisinde anayasanın yazımı tamamlanacak.
Bu metin partinin yetkili kurullarında tartışılarak iki- üç ay içerisinde kamuoyunun önüne gelecek. Sayın Cumhurbaşkanı’nın görüşleri alınacak, tanıtım gezileri düzenlenecek.
Bu çalışma bizlere 1982 Anayasası’nın nasıl yapıldığını hatırlattı.
Hani şu değiştirmek istediğimiz anayasa… Oradaki yöntem de buna benziyordu!
Biraz hatırlayalım 1982 Anayasası’nın yapılışını!
Devleti 12 Eylül 1980 de yönetime el koyan Milli Güvenlik Konsey yönetiyordu. Konseyin en üst yöneticisi de Kenan Evren’di.
Milli Güvenlik Konseyi 160 kişilik Danışma Meclisi oluşturdu. Bunların arasından da 15 üyeli bir Anayasa Komisyonu oluşturuldu. Komisyonun başında Prof. Dr. Orhan Aldıkaçtı vardı. 1982 Anayasası’nı bu 15 kişilik komisyon yazdı.
Her maddeyi Milli Güvenlik Konseyi ve Kenan Evren’e danışarak yazdı. Yani darbe yönetimiyle istişare ederek!
Anayasanın yazım işi bittiğinde Danışma Meclisinde müzakere edildi ve halkoyuna sunuldu.
Kenan Evren meydan meydan dolaşıp anayasayı halka tanıtım konuşmaları yaptı. Televizyon bu kadar yaygın değildi, sadece devlet televizyonu ve radyosu vardı. Bu konuşmalar radyodan ve televizyondan yayınlandı.
Yapılan halkoylamasında yüzde 91. 37 evet oyu alarak yürürlüğe girdi.
Bu anayasanın ilginç bazı özellikleri de vardı: Mesela askeri yönetimin başındaki Kenen Evren bu oylamayla kendisini cumhurbaşkanı seçtirdi. Halkın seçtiği ilk cumhurbaşkanı oldu.
Mesela, anayasaya koydurduğu geçici bir medde ile darbe yapan Milli Güvenlik Konseyi üyelerinin eylemlerinden ve işlemlerinden dolayı yargılanamayacağı hükmünü getirdi.
En önemlisi, kendisi cumhurbaşkanı olacağı için cumhurbaşkanına olağan üstü yetkiler tanıdı. Bu gün Sayın Erdoğan’ın kullandığı yetkilerin hepsi Kenan Evren’in kendisi için getirdiği yetkilerdir.
Daha sonra çeşitli dönemlerde bazı değişiklikler yapıldı, geçici madde kaldırıldı ve darbe yapanlara yargı yolu açıldı falan… Ama o anayasa böyle yapıldı.
Bugün 82 Anayasası’nı darbe anayasası olarak tanımlıyoruz, yeni ve sivil bir anayasa yapalım diyoruz ancak kullandığımız yol ve yöntemlerin bire bir aynı olduğunu görüyoruz.
Herhalde anayasa yapmanın bir başka yolu yok bizim ülkemizde.
1982 den buyana çok şey değişmemiş Türkiye’de…

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

12345678