TÜRKİYE’NİN JETON SORUNU

Ülkemizin en büyük sorunu jeton sorunudur. Bu sorun çözülmedikçe ülkeye rahat yok.
Ne demek jeton sorunu? Ülkeyi yönetenlerin jetonları çok geç düşüyor.
Bazen haftalar, bazen aylar bazen da yıllar alıyor jetonlarının düşmesi.
Felaket o ki, bazen da hiç düşmüyor!
Son günlerin gündemine bakar mısınız? Kamu Personeli Seçme Sınavında yolsuzluk yapılmış. Sınavı yapan ÖSYM’nin o dönemde görev yapan başkanı Ünal Yarımağan tutuklama istemiyle mahkemeye gönderildi ve adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Kamu personeli alım sınavında yolsuzluk yapıldığı o gün dile getirildi ama yöneticilerimizin jetonu bu gün düştü.
Emniyete giriş ve askeri personel alımı sınavlarında da yolsuzluk yapılmış. Muhalefetin o günkü şikâyetlerini ciddiye almayanlar bu gün onları da inceleme ihtiyacı duymuşlar. Jetonları yeni düşmüş anlaşılan.
Hükümeti oluşturan siyasi partinin genel başkan yardımcısı Hüseyin Çelik’in 20 Şubat 2012 de bir televizyon kanalında yaptığı açıklamayı bugün dinleyenler kargalarla birlikte gülüyorlar.
“Cemaat devleti ele geçirmiş, devlete sızmış… Buna kargalar güler” diyor Hüseyin Çelik. Bu gün jetonları düşmüş olacak ki girecek in arıyorlar.
Bunu muhalefet yıllardır haykırıyor, devlette oluşan kadrolaşmalardan şikâyet ediyor; yöneticiler ciddiye almıyorlar ve dahası dalga da geçiyorlar. Şimdi jetonları düşüyor.
İstanbul’da yaşanan ve bir savcının şehit edildiği terör olayının sorumlusu bulundu. Özel güvenlik. Özel güvenlik sistemi yeniden gözden geçirilecek ve gerekirse kaldırılacak.
Peki özel güvenlik sisteminin bu boyuta gelmesini kim sağladı? Bu hükümet… 2004 yılında bir düzenleme yapılarak özel güvenlik sistemi bu hale getirildi. Askerlik şubelerini bile özel güvenlikler koruyor.
Kaldı ki kamu kurumlarında güvenlik işini hükümete yakın şirketlere yapıyorlar.
O gün bunlarla ilgili eleştirilere kulak verildi mi? Verilmedi.
Jeton yeni düştü, şimdi nerede hata yaptık diye aranıp duruyorlar.
Bunlar sadece son günlerin örnekleri. Geriye doğru giderseniz onlarcasını bulursunuz.
Özel yetkili mahkemeler ve özel yetkili savcılar hâkimler…
Şike yasası, Fidan yasası… Bir gecede çıkan tek maddelik kanunlar.
Ne olur biraz da muhalefetin, sivil toplum kuruluşlarının ve ilgili birimlerin görüşlerine değer verseniz.
Ne olur yönetime methiyeler düzen, hükümetin her yaptığını kayıtsız şartsız destekleyen gazete ve televizyonların dışında yazılanları ve söylenenleri de dikkate alsanız.
Ne kaybedersiniz! Karizmanız mı çizilir, gururunuz mu incinir?
İşte dün ak dediğinize bugün kara diyorsunuz, böylesi daha mı iyi?
Ama sorun jeton sorunu; düşmüyor kör olası jetonlar… Halkımız buna köşeli jeton diyor. O kadar köşeli ki bazıları ancak yıllar sonra düşebiliyor.
İç güvenlik yasa paketini Cumhurbaşkanı imzaladı ve yürürlüğe girdi. Yasanın nasıl dövüş kavga çıktığını hepimiz biliyoruz. Muhalefet şiddetle karşı çıktı.
Hükümet hiç dikkate almadı. Muhalefetin karşı çıkışının hiç mi gerçekçi bir yanı yoktu? Yarın öbür gün jeton düşecek ve şunları yanlış yapmışız diyeceksiniz. Bu kadar dayatmacı olmak kime ne kazandırıyor?
O gün sadece kargalar gülüyordu bugün mahlukat gülüyor.
Ülke yönetmek, ben ne dersem o dur demek değildir. Muhalefeti akılcı öneri getirmiyorlar diye hafife almak hiç değildir. Hatanızı anlamanız için bugün paralel yapı diye tepindiğiniz oluşum size yeter.
Ama sorun sizde değil jetonda. Jeton geç düşüyorsa kin ne yapabilir?