Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
blank
Nihat ÖZTÜRK

ÖZEL EĞİTİM REFORMU

Önce sağlıkta reform adı altında önemli değişikler yapıldı. Bu reform öncelikle kime yaradı? Özel sağlık kurumları işletmecilerine…
Sağlık reformundan önce Türkiye’de özel sağlık işletmeleri yok muydu? Vardı elbette ancak bu boyutta ve sayıda değildi. Vatandaşa yaramadı mı? Dolaylı olarak vatandaşa da yaradı.
Sağlık reformundan önce de özel sağlık kurumları vardı ancak bu kadar rahat değillerdi. Çoğu ekonomik sıkıntı içindeydiler ve zor günler yaşıyorlardı. Sıradan vatandaşların bu kurumlardan hizmet almaları mümkün değildi. Fiyatları her vatandaşın hizmet alacağı kadar uygun değildi.
Sağlık reformuyla devletin bu kurumlara ciddi bir desteği oldu. Daha önce devlet hastanelerine giden memurlarla sigorta hastanelerine giden işçiler de özel sağlık kurumlarından hizmet almaya başladılar.
Devlet bunların parasını ödeyerek memurlarla işçileri özel sağlık kurumlarının müşterisi haline getirdi. Katkı payı adıyla hastalar belli bir ücret ödese de asıl ödemeyi devlet yapıyor. Türkiye bu anlamda önemli bir pazar oldu özel sağlık kurumlarına yatırım yapan yerli ve yabancı sermaye için.
Şu anda her şey yolunda gidiyor. Bazı kurumlar el değiştiriyor olsa da bu da sistemin bir sonucu olarak değerlendiriliyor.
Gelelim Özel Eğitim Reformuna: Türkiye’de bir alanda bir reform yapılıyorsa uzun vadede beklentilere bakmak gerek. Kısa vadede yapılan göstermelik değişikliklerle uzun vadede yapılmak istenilenler gölgelendirilmeye çalışılıyor.
Eğitim reformunun yapıldığı günlerde konuşulanlar, tartışılanlar bugün hiç konuşulmuyor, tartışılmıyor. Eğitim reformunun yapıldığı günlerde aklımıza hayalimize gelmeyenler bugün gündeme geliyor.
Eğitim reformuyla yapılmak istenilenler aslında özel eğitim kurumlarının açılmasıydı. Yerli ve yabancı sermayenin bu alana yatırım yapmasıydı.
Eğitim reformundan önce Türkiye’de özel eğitim kurumları yok muydu? Vardı ancak ücretleri sıradan vatandaşların veremeyeceği kadar yüksekti. Sıradan insanlar özel kolejlerin müşterisi olamıyordu. Ekonomik yapıları özel eğitim kurumlarından hizmet alacak kadar iyi değildi.
Pazarı canlandırmak gerekiyordu.
Bu alana yatırım yapacak sermaye gruplarını teşvik, yatırım yapmış olanları da desteklemek gerekiyordu. Devlet desteği olmadan bu kurumların yaşaması mümkün görünmüyordu. Ve kimse bu alana yatırım yapmayı düşünmüyordu.
Özel eğitim kurumlarına yatırım yapmayı cazip hale getirmek şarttı.
Ve aranan formül bulundu. Devlet özel eğitimi teşvik için destek olacaktı. Nasıl mı?
Çocuğunu özel eğitim kurumlarına veren velilerin okul masraflarının bir kısmını devlet üstlenerek… Siz çocuğunu özel okula verin devlet de okul parasının bir bölümünü karşılasın.
Çocuğunu özel okula veren velinin okul parasının bir bölümünü artık devlet karşılıyor.
Okul öncesi eğitim için 2500,
İlköğretim için 3000 ve orta öğretim için 3500 TL ödüyor devlet. Bunu çocuğun eğitim aldığı okula ve üç taksitte ödüyor. Bunun üstünde kalanı ise tabii ki veli ödeyecek.
Peki bu arada devlet okullarının durumu ne olacak? Onlar bu reformun neresindeler?
Tabletler, akıllı tahtalar, Fatih Projeleri hangi aşamadalar?
Bu sorunun cevabını almak üzere lütfen çevreniz-deki devlet okullarını ziyaret ediniz. Çocuklarınızın, torunlarınızın veli toplantılarına katılarak; okul aile bir-likleriyle görüşerek devlet okulları gerçeğini görebi-lirisiniz. Bir de bir üst okula geçiş sınavlarının sonuçlarına bakarak!

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

12345678