Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Osteoporoz Nedir?

Halk arasında kemik erimesi

Halk arasında kemik erimesi olarak da bilinen osteoporoz, kemik kitlesinin azalması, kemik mikromimarisinin bozulması sonucu kırık riskinin artmış olduğu bir iskelet sistemi hastalığıdır.

Dünya genelinde 50 yaş üzerindeki kadınların üçte birinde, erkeklerin ise beşte birinde yaşamlarının geri kalan kısmında osteoporoza bağlı kırık gelişmektedir.

Bu sık görülen ve önemli hastalıkla ilgili farkındalığı artırmak için tüm dünyada 20 Ekim “Dünya Osteoporoz Günü” olarak kabul edilmektedir.

Nasıl Seyreder?

Osteoporoz sessiz ilerlemekle birlikte genellikle kırık gelişene kadar semptom vermemektedir. Sessiz seyrettiği için tarama ve kırık gelişmeden osteoporoz tanısı koymak önemlidir.  Osteoporoz ve osteoporoza bağlı kırıklar hastanın yaşam kalitesini etkilemekte, özürlülüğe ve önemli sağlık giderlerine neden olabilmektedir.

Osteoporoza Bağlı Kırık Nerelerde olur?

Osteoporoza bağlı kırıklar, düşük enerjili düşme ve hafif çarpma, hapşırma ve ani hareketle bile olabilmektedir. Osteoporoza bağlı kırık sıklık sırasına göre sırasıyla en sık omurga, el bileği ve kalçada gelişmektedir.

Osteoporoza bağlı en sık görülen omurga kırıklarının yalnızca 1/3’ü semptomatiktir. Osteoporoza bağlı omurga kırığı olan bir kişide tekrar omurga kırığı oluşma riski artmıştır. Bu omurga kırıkları sonrasında şiddetli sırt ve bel ağrısı olabilmekte uzun dönemde ise boy kısalığı, kamburluk gelişebilmektedir.

Osteoporoza bağlı en ciddi kırık ise kalça kırığıdır. Kalça kırığı, ileri yaşlarda daha sık görülmektedir. Kalça kırığı hastanın yaşam kalitesini ve bağımsızlığını etkilemektedir. Özürlülüğe diğer kırıklara göre daha fazla neden olmaktadır.  Kalça kırığı yaşamı da tehdit edip, ölümlere daha fazla sebep vermektedir.

Kimler Risk Altındadır?

60 yaş üzerinde olmak, kadın cinsiyet, daha önce omurga kırığı olması, ailesinde osteoporoza bağlı kırık hikayesinin bulunması, uzun süreli kortizon kullanımı, genç yaşlarda düşük enerjili kırık hikayesinin olması, kalsiyumdan fakir beslenme, düşük vücut ağırlığında olma, yeteri kadar güneş ışığı almama, sigara ve aşırı alkol kullanımı, aşırı kafein tüketimi, bir takım ilaçlar ve bazı sistemik hastalıklar osteoporoz riskini artırmaktadır.

Teşhis Nasıl konulur?

Osteoporoz sessiz ilerlemekle birlikte genellikle kırık gelişene kadar semptom vermemektedir. Ancak kırıklar gelişmeden hastalığı erken tespit etmek ve bunun için tarama ile osteoporozdan şüphelenmek önemlidir. Teşhis için hastanın osteoporoz gelişimi için risk faktörleri açısından alınan öyküsünden, fizik muayene, kemik dansitometrisi, gerekli laboratuvar tetkikleri ve gerekirse radyografilerden yararlanılır. Kemik dansitometrisi tanı için en sık kullandığımız görüntüleme tetkikidir. Osteoporozu göstermekte oldukça etkili olması, tetkik süresinin kısa olması ve radyografilere göre daha düşük dozda radyasyona maruziyet bırakması avantajlarıdır.

Kimleri Tarayalım?

Menopoz sonrası kadınlar ve 50 yaş üstü erkekler osteoporoz riskleri açısından değerlendirilmelidir. Erken menopoza girenler (45 yaş ve altı), ailesinde osteoporoza bağlı kırık hikayesi olanlar ile kendisinde düşük enerjili kırık hikayesi olanlar, fazla miktarda sigara ve alkol tüketenler, osteoporoza neden olabilecek ilaç kullanımı (kortizon, epilepsi ilaçları, kan sulandırıcı, tiroid ilaçları vb.) ve hastalıkları (romatoid artrit, hipertiroidi, bazı sindirim sistemi hastalıkları vb.) olanların ilgili uzamana başvurmaları gerekmektedir.

Nasıl korunuruz? Tedavisi nasıldır?

Asıl amaç osteoporozdan korunmaktır. Eğer osteoporoz gelişti ise erken tanı koymak ve tedavi etmektir.

Düzenli egzersiz yapılması (yaşa ve fiziksel duruma uygun), hareketsiz yaşamdan uzak durmak, beslenme alışkanlıklarının düzenlenmesi (yeterli miktarda kalsiyum, D vitamini ve protein alınımı), risk faktörlerinin gözden geçirilmesi, olumsuz yaşam stillerinden uzak durmak (sigara kullanmamak, aşırı alkol tüketiminden kaçınmak, aşırı kafein tüketiminden uzak durmak, uygun vücut ağırlığında olmak), düşme riskine karşı önlemler almak osteoporoz ve buna bağlı kırıklardan korunma, ve tedavi için önemlidir. Eğer doktorunuz yapılan tetkik ve klinik durumunuza göre ilaç tedavisini uygun görürse kalsiyum ve D vitamini takviyesi yanında osteoporoz için kişiye özgü çeşitli ilaç tedavileri planlanlayabilir.

Kemiklerimiz bizi bir arada tutar. Osteoporozun kemiklerimizi ve ruhumuzu kırmasına izin vermeyelim. Mutlu, sağlıklı bir Dünya Osteoporoz Günü diliyorum.