Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
blank
Nihat ÖZTÜRK

İNSANLARIN YÜZÜ GÜLÜYOR

Hamdolsun ülkemizde insanların yüzü gülüyor.
Halkımızın yüzde ellisinin mutluluktan yüzü gülüyor. Diğer yüzde ellisinin de şaşkınlıktan yüzleri gülüyor.
Mutluluktan yüzleri gülenlerin en büyük keyifleri, ülkeyi taraftarı oldukları siyasi partinin yönetiyor olması. Tuttukları takımın şampiyon olması gibi bir şey!
Taraftarı oldukları siyasi partinin genel başkanı kızınca, bağırıp çağırınca gülüyorlar; sakin ve gergin olmadığı zamanlarda da gülüyorlar.
Aldatıldım, kandırıldım dediği zamanlarda da gülüyorlar; Ey Amerika, ey Avrupa, ey İsrail dediği zaman da gülüyorlar.
Erken seçim ülkeye ihanettir dediği zaman da gülüyorlar, erken seçim tarihini açıkladığı zaman da gülüyorlar.
FETÖ’ye; “Ne istediniz de vermedik “ dediği zaman da gülüyorlar, terörist başı dediği zamanda gülüyorlar.
Kardeşim Esat dediği zaman da gülüyorlar zalim Esat dediği zaman da…
İmralı görüşmeleri devam ederken de gülüyorlar, Dolmabahçe mutabakatı imzalanırken de gülüyorlar. Hendek savaşları yapılırken de.
Dolar 4 bini geçerken de gülüyorlar.
Çünkü onların taraftarı olduğu siyasi parti ve genel başkanı ülkeyi yönetiyor.
Sırf bunun için mutlular ve yüzleri gülüyor.
Onu anladık da ya diğer yüzde ellisi neden gülüyor?
Onlar neden keyifliler?
Eski siyaset adamlarımızdan rahmetli Necmettin Erbakan’ın Türk siyasi hayatına kazandırdığı bir laf vardır. “Ben kahvemi içerim, tiyatroyu seyrederim” demişti. İşte o yüzden diğer yüzde ellisi de seyrettiği tiyatroya gülüyorlar.
Nasıl gülmesinler? Tam bir komedi şu anda Türkiye’de sahneye konulanlar.
Seyret seyret gül! Bir dönem birbirlerine demediklerini bırakmayan siyesi liderlerin bugün koyun koyuna, sarmaş dolaş olmasına gülünmez de ne yapılır?
Geçmişte Sayın Erdoğan’ın Sayın Bahçeli için dediklerini koy alt alta, yaz yan yana
Ve oku oku gül… Yüksek sesle oku ki duyan herkes gülsün!
Bahçeli’nin Erdoğan için söylediklerini de bir başka gün yan yana koy ve o günü de gülerek geçir. Çok keyifli oluyor gerçekten.
Halkımız da bu gün ekranlarda bu liderleri seyrederken geçmişte söylediklerini hatırlayıp gülüyorlar. Gülünmeyecek gibi değil ki!
Gençler internetten indiriyorlar ve kendi seslerinden dinliyorlar. O duruşlar, o bakışlar, o tavırlar, o mimikler, o kükreyişler, o parmak sallayışlar; seyret seyret gül.
Halkımız da öyle yapıyor zaten.
Başka türlü nasıl gülsünler ki!
Bahçeli ile Kılıçdaroğlu bir dönem birlikte çalıştılar. Çatı adayları falan vardı.
Bugün Bahçeli’nin Kılıçdaroğlu için söylediklerine bak ve gül, gülebildiğin kadar.
Kimin ne söylediğini alt alta yazacak değiliz, hatırladıkça güldüğünüze göre neredeyse tamamı belleğinizde… İnsanoğlunun hafızası o kadar da zayıf değilmiş meğer. En azından gülmesine yetecek kadarını hatırlıyor demek ki.
Bir de seçim vaatleri var ki onlara gülmeyip de ne yapacaksın.
Ülkeyi 2002 den bu yana tek başına yöneten siyasi partinin bugün hâlâ özgürlük falan vaat ediyor olması tam bir komedi. İşsizliği önleyeceğini söylemesi, enflasyonu düşüreceğini dile getirmesi komedi değilse nasıl bir sahne oyunu türüdür?
Koskoca Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları ağlayacak değiller ya, bir şekilde gülecekler. Onu da sağ olsun siyasilerimiz çok iyi yapıyorlar.
İyi ki siyaset ve siyasetçilerimiz var!

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

12345678